TCMB Piyasa Katılımcıları Anketi’nden çıkan sonuçlar, ekonomideki belirsizliği artırarak piyasaları tedirgin etti. Dolar kuru ve enflasyon beklentilerindeki yükseliş, yatırımcıları endişelendirirken, büyüme tahminlerindeki düşüş ise geleceğe dair soru işaretleri yarattı.
ENFLASYON CANAVARI YENİDEN KÜKREDİ!
TCMB’nin son Piyasa Katılımcıları Anketi, yıl sonu enflasyon beklentisini yukarı yönlü revize etti. Mart ayında yüzde 28,04 olarak belirlenen TÜFE beklentisi, Nisan ayında yüzde 29,98’e yükseldi. Bu artış, enflasyonun düşüş trendine girmekte zorlandığını ve hatta yeniden yükselişe geçebileceğine dair endişeleri körükledi. Özellikle gıda ve enerji fiyatlarındaki oynaklık, enflasyon beklentilerini olumsuz etkilemeye devam ediyor. Uzmanlar, hükümetin ve Merkez Bankası’nın enflasyonu kontrol altına almak için daha kararlı adımlar atması gerektiğini vurguluyor. Aksi takdirde, yüksek enflasyonun alım gücünü azaltarak ekonomik büyümeyi olumsuz etkileyeceği öngörülüyor. 12 ay sonrası enflasyon beklentisinin de yüzde 25,56’ya yükselmesi, enflasyonla mücadelede uzun bir yolun kat edilmesi gerektiğini gösteriyor.
DOLAR KONTROLDEN ÇIKIYOR MU?
Anketteki en çarpıcı gelişmelerden biri de dolar kuru beklentilerindeki artış oldu. Yıl sonu dolar/TL tahmini, Mart ayındaki 42,79 TL’den 43,60 TL’ye yükseldi. Bu revizyon, doların Türk Lirası karşısında değer kazanmaya devam edeceği beklentisini güçlendirdi. Özellikle jeopolitik riskler, küresel enflasyon baskısı ve Türkiye’nin dış ticaret açığı, dolar kurunu yukarı yönlü baskılayan faktörler olarak öne çıkıyor. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisinin 45,85 TL’ye çıkması, uzun vadede doların daha da yükselebileceği sinyalini veriyor. Bu durum, ithalat maliyetlerini artırarak enflasyonu tetikleyebileceği gibi, borçlu şirketlerin de yükünü artırabilir.
FAİZ ORANLARI NE OLACAK?
Merkez Bankası’nın faiz politikası da yakından takip ediliyor. Nisan ayı için politika faizi beklentisi yüzde 42,50 seviyesinde sabit kalırken, 3 ay sonrası ve 12 ay sonrası faiz tahminlerinde artış yaşandı. Bu durum, Merkez Bankası’nın enflasyonla mücadele kapsamında faiz artırımlarına devam edebileceği veya mevcut yüksek faiz oranlarını uzun süre koruyabileceği şeklinde yorumlanıyor. Yüksek faiz oranları, kredi maliyetlerini artırarak yatırımları ve tüketimi olumsuz etkileyebilir. Ancak, enflasyonu kontrol altına almak için faiz artırımları kaçınılmaz olarak görülüyor.
BÜYÜME HEDEFİ TUTACAK MI?
Anketteki bir diğer önemli veri ise büyüme tahminlerindeki düşüş oldu. 2025 yılı büyüme tahmini yüzde 3,0’a gerilerken, 2026 yılı büyüme tahmini de yüzde 3,8’e revize edildi. Bu düşüş, yüksek enflasyon, faiz oranları ve küresel ekonomik belirsizliklerin Türkiye ekonomisini olumsuz etkileyebileceği endişesini yansıtıyor. Ancak, cari açık tahminlerindeki iyileşme, ekonomik görünüm açısından olumlu bir işaret olarak değerlendiriliyor. 2025 yıl sonu cari açık tahmini 19,1 milyar dolar olarak belirlendi.
