Doğu Karadeniz’in incisi yaylalar, kontrolsüz atıklarla çevre felaketine davetiye çıkarıyor. Yaylalardan sızan çöpler, Karadeniz’i tehdit ediyor, deniz yaşamını olumsuz etkiliyor.
Trabzon’un Değirmendere sahilinde biriken evsel, plastik, metal ve inşaat atıkları, sadece göz zevkini bozmuyor, deniz canlılarının yaşam alanlarını da tehdit ediyor. KTÜ Deniz Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Rafet Çağrı Öztürk, kirliliğin kaynağının insan olduğunu vurguluyor.
KİRLİLİĞİN BAŞ SÜRÜKLEYİCİSİ: İNSAN
“Yaylalardaki kirliliğin temel sebebi biziz. Bu kirliliği engelleyecek olan da bizleriz ve daha bilinçli olmalıyız” diyen Öztürk, sorumluluğun bireylerde olduğunu belirtiyor. Her bireyin çevre konusunda daha duyarlı olması gerektiğini vurguluyor.
YAYLA TURİZMİ KONTROLSÜZ YÜKSELİYOR
Yaz ve bahar aylarında yaylalara olan yoğun ilgi, çevresel tahribatı tetikliyor. Yayla turizminin plansız büyümesi, Karadeniz’deki plastik kirliliğini katlanarak artırıyor. Plastik şişeler, ambalaj atıkları ve diğer evsel çöpler, yaylaların doğal dokusunu bozarak su kaynaklarına karışıyor ve Karadeniz’e kadar ulaşıyor.
ANİ KAR ERİMESİ FELAKETİ KATLADI
Son günlerde yaşanan ani kar erimeleri, derelerin debisini yükseltirken, dipteki kirliliğin de yüzeye çıkmasına neden oldu. Taşkınlarla birlikte derelerde biriken çöpler, geniş alanlara yayılıyor, çevre kirliliğini daha da belirgin hale getiriyor.
ÇÖZÜM İÇİN GEÇ DEĞİL
Doç. Dr. Öztürk, plastik kullanımının azaltılması ve çevre bilincinin yükseltilmesi gerektiğinin altını çiziyor. “Buraları temizlesek de seneye aynı manzarayı göreceğiz. Esas mesele, çöplerin denize ulaşmasını engellemek. Doğaya saygılı bir anlayış benimsemeliyiz” diyerek kalıcı çözümlerin önemini vurguluyor. Gelecek nesillere temiz bir çevre bırakmak için, bireysel ve toplumsal olarak harekete geçmenin tam zamanı. Unutmayalım ki, doğa bizim evimiz ve ona iyi bakmak hepimizin sorumluluğu.
YEREL YÖNETİMLERİN ROLÜ
Kirlilikle mücadelede yerel yönetimlere büyük görevler düşüyor. Çöp toplama sistemlerinin iyileştirilmesi, geri dönüşüm tesislerinin kurulması ve çevre bilincini artıracak eğitim programlarının düzenlenmesi, kirliliğin önüne geçmede önemli adımlar olacaktır. Ayrıca, yayla turizminin sürdürülebilir bir şekilde yönetilmesi için planlama yapılması ve denetimlerin artırılması gerekiyor.
VATANDAŞLAR NE YAPABİLİR?
Bireysel olarak da kirliliğin azaltılması için birçok şey yapılabilir. Plastik kullanımını azaltmak, geri dönüşüme destek vermek, çöpleri doğaya atmamak ve çevre temizliği etkinliklerine katılmak, küçük ama etkili adımlardır. Ayrıca, çevremizdeki insanları da bilinçlendirmek ve doğaya karşı duyarlı olmaya teşvik etmek de önemlidir.
Kaynak: Haberts
