Trabzon’un Akçaabat ilçesinde Kemal Akbulut, çağın dijital fırtınasına rağmen 47 yıldır kasetçilik mesleğini sürdürmeye devam ediyor. Emekliliğine rağmen dükkanını kapatmayan Akbulut, nostaljiye olan bağlılığıyla geçmişin seslerini günümüze taşıyor.
MÜZİKLE TANIŞMA VE İLK ADIMLAR
Akbulut, müzik serüvenine plaklarla başladığını ve bu tutkusunun onu 1978’de Akçaabat’ta ilk kasetçi dükkanını açmaya yönelttiğini anlatıyor. O yıllarda lise öğrencisi olan Akbulut, bir motor tamircisinin vitrininde gördüğü plaklarla müzik dünyasına adım atmış. “Liseye giderken bu işe başladım. Cuma akşamı gelip, pazar akşamına kadar plaktan kaset dolduruyordum. Bu müessesenin ilk adımlarını o yıllarda attım,” diyor.
KASETLERİN DEĞERİ VE DİJİTAL ÇAĞIN ETKİSİ
Teknolojinin ilerlemesiyle birlikte kaset satışlarının azaldığını kabul eden Akbulut, “Artık dijital bir çağdayız. Ancak hâlâ teyplerini atmak istemeyen, geçmişin seslerini yaşatmak isteyen insanlar var. Onlara satış yapıyoruz,” şeklinde konuşuyor. Dükkanında 1970’ler ve 1980’lere ait yüzlerce kaset bulunduğunu ve bu kasetlerin genellikle arşivcilik yapan kişiler tarafından satın alındığını belirtiyor. Kasetlerin müzik piyasasında önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Akbulut, “Kaset dönemi, müziğin herkesin evine girdiği bir dönemdi. Herkesin evinde bir kasetçalar bulunuyordu. Şimdi ise telefon ekranında müzik dinleniyor ama o ruh kayboldu,” diyor.
MESLEĞE BAĞLILIĞIN NEDENİ
Akbulut, mesleğini bırakmamasının sadece ticari bir nedenden kaynaklanmadığını, dükkanında geçirdiği zamanın kendisi için bir huzur kaynağı olduğunu ifade ediyor. “Ben emekli olup evde oturacak biri değilim. Burada olmak bana huzur veriyor. Çevremde dostlarım, komşularım var. Birlikte sohbet ediyoruz. Bu dükkânla büyüdüm. Gençliğim burada geçti. Bu nedenle buradan vazgeçemem,” diyor.
BÖLGE MÜZİĞİNE KATKI VE ARŞİV ÇALIŞMALARI
Kasetçilikle yetinmeyen Akbulut, bir stüdyo mikseri edinerek dükkanında küçük bir kayıt alanı oluşturmuş. Bu alanda genellikle Karadeniz’in yerel sanatçılarına ait eserlerin yer aldığı 200 albüm hazırladığını belirtiyor. “İlk albümümü rahmetli Tonyalı Muhammet Yakupoğlu için yaptım. Daha sonra Sebahattin Yanık, Necmi Öksüz gibi isimlerle devam ettik. Kimine bir albüm, kimine 26-27 albüm hazırladım. Bölgedeki otantik müziğin birçok mimarına dokundum,” diyor. Ahşap bir mikrofon ayaklığı ile başladığı bu sürecin zamanla genişlediğini dile getiren Akbulut, “Stüdyo ortamım yoktu. Mikrofon ayağını marangozdan ağaçla yaptım. Ama yılmadım. Bugün geldiğim noktada Karadeniz müziği adına ciddi bir arşiv oluşturdum,” ifadelerini kullanıyor.
MÜZİK PİYASASINDAKİ DEĞİŞİMİN TANIKLIĞI
Akbulut, müzik piyasasındaki dönüşümün tanığı olduğunu belirterek, “Plakların etkisi azalmaya 1980’lerde başladı. Ardından kaset dönemi geldi. 2000’li yılların başına kadar kasetler çok popülerdi. Şimdi ise dijital platformlar her şeyi ele aldı. Ama hâlâ nostalji yaşamak isteyen insanlar var ve ben de onlar için buradayım,” diye konuşuyor. Geçmişin seslerini geleceğe taşımaya devam eden Kemal Akbulut, kasetçilik mesleğini bir ticaret değil, bir kültür ve hafıza aktarımı olarak gördüğünü ifade ediyor. Akçaabat’ta küçük dükkânında büyük bir geçmişin izlerini yaşatmayı sürdürüyor.
Kaynak: Haberts
