1. Haberler
  2. Trabzon Haber
  3. Kentsel Dönüşüm Uyarısı: Rant mı, Yaşam Kalitesi mi?

Kentsel Dönüşüm Uyarısı: Rant mı, Yaşam Kalitesi mi?

trabzon 1
trabzon 1
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Trabzon’dan Şok Sözler: Kentsel Dönüşüm Maskesi Altında Ne Gizleniyor?

Mimarlar Odası Trabzon Şubesi tarafından düzenlenen “Doğu Karadeniz Kent ve Mimarlık Tartışmaları” panelinde konuşan Prof. Dr. Celal Sancar, kentsel dönüşümün ardındaki gerçekleri masaya yatırdı. Sancar, Türkiye’deki kentsel dönüşüm projelerinin sadece fiziksel bir yenileme olmadığını, aynı zamanda geçmişten gelen plansız kentleşmenin kaçınılmaz bir sonucu olduğunu vurguladı. Ancak Sancar’ın açıklamaları, kentsel dönüşümün rant odaklı bir yaklaşımla ele alınması durumunda, kentlerin kimliğinin ve yaşam kalitesinin tehlikeye girebileceği yönünde önemli uyarılar içeriyor.

GÖÇ DALGASI VE KENTLERİN HAZIRLIKSIZ YAKALANMASI

Prof. Dr. Sancar, Türkiye’de 1950’lerden itibaren başlayan kırdan kente göçün plansız bir şekilde yönetilemediğini belirtti. Kentlerin bu hızlı göç hareketine hazırlıksız yakalandığını ve insanların kendi çözümlerini üretmeye başladığını ifade eden Sancar, bu durumun gecekondulaşmayı beraberinde getirdiğini söyledi. Sancar, “Kırdan kente göç kavramını çok planlı ve programlı geliştiremedik. Kentler bu hızlı göç hareketine hazırlıksız yakalandı ve insanlar kendi çözümlerini üretmeye başladı. Bu da gecekondulaşmayı beraberinde getirdi” dedi.

KARADENİZ SAHİL YOLU’NUN KENTLEŞME ÜZERİNDEKİ ETKİSİ

Sancar, Trabzon’un kent dokusunun oluşumunda Karadeniz Sahil Yolu’nun belirleyici rol oynadığını vurguladı. 1938 yılında yapılan Lambert Planı’ndan sonraki en önemli kırılmanın, 1950’li ve 60’lı yıllarda kıyıdan geçirilen devlet yolu olduğunu belirten Sancar, bu tercihin kentleşme desenini tamamen değiştirdiğini söyledi. Kıyı yerleşimlerinin sahil yoluna çekildiğini ve bugün Samsun’a kadar uzanan bütünleşik bir şehir dokusu ortaya çıktığını ifade etti.

KAÇAK YAPI TEHLİKESİ VE KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN ZORUNLULUĞU

Doğu Karadeniz’de gecekondu kültürünün yaygın olmadığını ancak özel mülkiyet yapısı nedeniyle kaçak yapılaşmanın yoğun olduğunu belirten Sancar, bu durumun kentsel dönüşüm ihtiyacını artırdığını söyledi. “Trabzon ve Karadeniz Bölgesi’nde klasik anlamda gecekondu yoktur. Ancak imar aflarıyla birlikte, plan dışı ve ruhsatsız yapılaşma süreci günümüze kadar geldi. Bu alanlarda dönüşüm kaçınılmaz hale geldi” şeklinde konuştu.

DÖNÜŞÜMÜN AMACI: RANT MI, YAŞAM KALİTESİ Mİ?

Kentsel dönüşümün yalnızca yapı yenilemek değil, kent kimliğini koruyarak yaşam kalitesini yükseltmek anlamına geldiğini vurgulayan Prof. Dr. Sancar, kentsel dönüşüm projelerinde matematiksel yoğunluk hesaplarından ziyade mekânsal ihtiyaçların dikkate alınması gerektiğini belirtti. Sancar, “Bugün dönüşüm projelerinde yerel ihtiyaçlardan çok ekonomik talepler ön planda tutuluyor. Oysa dönüşümün temelinde insan yaşamını kolaylaştırmak, kentle bağ kurmak ve sürdürülebilir yaşam alanları oluşturmak olmalı” diyerek, kentsel dönüşümün amacının rant elde etmek değil, yaşam kalitesini artırmak olması gerektiğinin altını çizdi. Kentsel dönüşümün altyapı yetersizlikleri, yapı stoğunun riskleri, sosyal çöküntü alanları ve fiziksel köhneme nedeniyle zorunlu hale geldiğini belirten Sancar, bu sürecin kentin dokusuna, estetiğine ve kimliğine uygun şekilde yürütülmesi gerektiğini savundu. Yerinde dönüşüm anlayışıyla, yerel aidiyeti ve yaşam kalitesini artıran bir modelin benimsenmesi gerektiğini vurguladı.

Kaynak: Haberts

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir