Et Krizi: Ramazan Sofrası Kâbusa Döndü! Fiyatlar Uçuşta!
Ramazan ayında kırmızı et fiyatları, vatandaşın cebini yakmaya devam ediyor. İthalat ve fiyat sabitleme çabaları sonuçsuz kalırken, kuzu ve dana eti rekor seviyelere ulaştı. Sofralar etsiz mi kalacak?
REKOR ZAMLAR VATANDAŞI VURDU
Türkiye Ziraat Odaları Birliği’nin (TZOB) son raporu, kırmızı et fiyatlarındaki artışın vahametini gözler önüne seriyor. Ramazan ayında et tüketimi artarken, fiyatlar da tırmanışa geçti. Kuzu eti kilogramı 855 TL’ye, dana eti ise 692 TL’ye yükselerek vatandaşın alım gücünü zorluyor.
KUZU ETİ FİYATLARINDA ŞOK ARTIŞ
Kuzu eti, son bir yılda adeta el yakar hale geldi. Geçtiğimiz yılın Mart ayında 638 TL olan kuzu etinin kilogram fiyatı, bu yılın aynı döneminde 855 TL’ye ulaşarak yüzde 34’lük bir artış gösterdi.
DANA ETİ DE NASİBİNİ ALDI
Dana eti de zam yağmurundan kurtulamadı. Bir yıl içinde yüzde 33,8’lik bir artışla 517 TL’den 692 TL’ye yükselen dana eti, vatandaşın sofrasına girmekte zorlanıyor.
İTHALAT ÇARE OLMADI
Hükümetin et fiyatlarını düşürmek amacıyla uyguladığı ithalat politikası da beklenen etkiyi göstermedi. İthalat rakamları rekor seviyelere ulaşsa da, fiyatlardaki artışın önüne geçilemedi. 2010 yılında 140 bin baş olan ithal hayvan sayısı, 2023’te 1 milyon 82 bin 523 başa yükseldi. 2024’ün Ocak ve Şubat aylarında da toplamda 200 binden fazla hayvan ithal edildi.
UZMANLAR NE DİYOR?
Hayvancılık uzmanı Gazi Kutlu Nefes, et fiyatlarındaki artışın temel nedenlerini yüksek girdi maliyetleri, mera alanlarının yetersizliği, besilik hayvan sayısının düşüklüğü ve tarımsal desteklerin yetersizliği olarak sıralıyor. Nefes, tarıma verilen desteklerin yıllar içinde azalmasının da bu tabloyu olumsuz etkilediğini vurguluyor.
BEYAZ ET DE ZAMLANDI
Kırmızı et fiyatlarındaki artış nedeniyle vatandaşın yöneldiği beyaz et de zamlardan nasibini aldı. Tavuk eti fiyatları da son bir yılda yüzde 20 oranında arttı. 2023 Mart ayında 88 TL olan tavuk etinin kilogram fiyatı, 2024 Mart ayında 106 TL’ye yükseldi.
ÇÖZÜM NE?
Sektör temsilcileri, hayvancılıkta sürdürülebilir bir model oluşturulmadıkça ithalatın geçici bir çözüm olacağını belirtiyor. Yerli üretimi desteklemek, mera alanlarını artırmak, buzağı ölümlerini azaltacak politikalar geliştirmek ve girdi maliyetlerini düşürmek, uzun vadeli çözümler arasında gösteriliyor. Aksi takdirde, Ramazan sofraları ve vatandaşın cebi yanmaya devam edecek.